20. yy’ın ortalarından itibaren enerji sektöründe artış gösteren emekçi sayısı ve haklarının tam manasıyla savunulamaması sebebiyle yıllar öncesinden süregelmiş olan sendikal faaliyetler enerji iş kolunda da yerini almaya başlamıştır.

Sendikal faaliyetler söz konusu iş kolunda zaman geçtikçe yetersiz kalmaya başlamış dönemin sendikalara ilişkin yasaları sendikal faaliyetlerin tam anlamıyla uygulanmasına ket vurmuş ve bir çok iş kolunda tekelleşmenin önünü açmış emekçileri adeta bir takım zorunluluklara itmiştir.

Düzen bu şekilde ilerlemekteyken 18.10.2012 tarihli 6356 sayılı yeni bir Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu TBMM tarafından onaylanmış ve yürürlüğe konulmuştur. Bu kanun sendikal faaliyetler hususunda adeta bir devrim niteliğinde olmuş ve bir çok yeniliğin önünü açmıştır. Beraberinde mevcut tekelleşmenin de yıkılmasına zemin hazırlamıştır.

Mevzuata eklenen bu kanunu takiben 19.04.2013 tarihinde Kurucu Genel Başkan Mahmud ALTUNSOY ve beraberinde 14 emekçi dostu mevcut düzende devam etmekte olan engellere karşı gelmiş ve imza altına almış oldukları tüzük ile Enerji İşçileri Sendikasını kurmuştur.

Sendikamız kuruluşunu takiben 2015 yılının ilgili bakanlık tarafından yayınlanan Temmuz ayı listesinde 6356 sayılı kanunda belirlenen ülke barajını aşmış ve bulunduğu iş kolunda toplu iş sözleşmesi yapma yetkisini kazanmıştır. Bu yetkiyi kazanmasıyla birlikte enerji iş kolunda 52 yıldır süregelen tekelleşmeyi yıkmış enerji emekçilerine adeta yeni bir nefes olmuştur.

2013 yılından gelinen bu sürece kadar enerji emekçisinin her türlü sorununu, bulunduğu bütün mecralarda dile getirmiş, sorunlarında arkalarında değil daima yanlarında olduğunu belirtmiş, Türkiye’nin bütün ileri gelen devlet adamlarına bu sorunları tek tek iletmiş ve imza altına almış olduğumuz toplu iş sözleşmeleri ile azami faydayı sağlaymış bir sendika olarak bu yola çıkarken kendimize düstur edindiğimiz “Sendikanın İşçisi Değil İşçilerin Sendikası” sloganı doğrultusunda hedeflerimize ulaşmış olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.